“Dünyanın tarihinde görece basit yapılı bu yaratıklar kadar önemli rol oynamış başka pek fazla hayvan olduğunu sanmıyorum” Charles Darwin*.
“Yaşamın anlamı nedir” sorusu insanlık tarihi kadar eski bir soru olsa da insanların kafasını daha çok başarısızlık ya da hüsran anlarında kurcalar. Alfred Adler “Ne kadar insan varsa, yaşamın anlamına ilişkin o kadar çok görüş vardır ve bunlardan her biri daha önce varsaydığımız gibi az çok yanlıştır. Hiç kimsenin yaşam anlamı kusursuz ve doğru değildir” der. Bütün bu tartışmaların sonunda bu sorunun cevabına da sadece insanların ihtiyacı var gibi görünse de, diğer canlıların gözünden anlatıldığında kavraması çok daha kolay oluyor hikâyemizde olduğu gibi.
Toprağın üstünde gözümüzle görebildiklerimizi yitirirken toprağın altında da bir yaşam olduğunu ve toprağın altında yaşayanlara ne çok şey borçlu olduğumuzu anlatan bir kitap “Carl ve Yaşamın Anlamı”. Carl bir solucan ve toprağın derinliklerinde yaşıyor, neşeyle tüneller kazıyor her solucan gibi. Bir gün bir tarla faresi basit ama kafa karıştıran bir soru soruyor Carl’a; “Neden bunu yapıyorsun?” . Carl sorunun cevabını bulmak ister ve ormanda bir yolculuğa başlar. Önceden yaptığı işleri bırakır, karşılaştığı her hayvana aynı soruyu sorar, onlar da başka bir hayvana gitmesini salık verir. Bu uzun araştırması sürerken toprakta değişiklikler olmaya başlar. Önce toprağın üst tabakası kurur, sonra çatlamaya başlar ve üretkenliğini kaybeder. Kuşlar tavlı toprak bulmak için uçup giderler, orman canlılığını kaybederken biz de sayfaları çevirirken kitaptaki renklerin de yavaş yavaş solmaya başladığını görürüz. Carl’ın etrafında artık soru soracak kimsesi de kalmamıştır. Birden kafasına bir elma düşer gibi ne yapması gerektiğini anlar. Tekrar eskisi gibi çalışmaya başlar. Nasıl mı? Durmadan yer, yediklerini hazmettikten sonra gübresini bırakır, tüneller açar ve çorak araziyi yeniden bereketli toprağa dönüştürür. En sonunda günlerdir hayatın anlamını sorduğu bütün hayvanlar Carl’a içten teşekkürlerini sunarlar. Carl aradığını bulmuş, kendini ve hayatı yeniden keşfetmiştir.
Deborah Freedman tarafından yazılan ve resimlenen, Nil Gün’ün harika Türkçesi ile dilimize çevrilen bu kitap, Kuraldışı Akademi (Çocuk) Yayınevi tarafından basıldığı günden bu yana çocukların ve büyüklerin ilgisini çekiyor. İyi ki varsın Carl!
*Charles Darwin, 1983. Solucanların Etkisiyle Humus Oluşumu ve Alışkanlıklarına Dair Gözlemler
**Alfred Adler, Yaşamın Anlamı
