Irak’taki kil tabletlerin keşfi, arkeologların eski bir kayıp şehrin gizemini açığa çıkarmasına yardımcı oldu.
Geçtiğimiz yaz, Almanya’nın Tübingen Üniversitesi’nden arkeologlar tarafından Bassetki köyündeki bir kazı sırasında 92 kil tablet ele geçirildi. Tablet bir çömlek kapta depolanmış ve kil ile sarılmıştı. Uzmanlar, bu gizemin kuşaklar için saklanmış olabileceğine inanıyor.
Araştırmacılar tabletleri inceleyerek, sitenin eski kraliyet şehri olan Mardaman olarak göründüğünü keşfettiler.
Tübingen Üniversitesi, “Bu önemli kuzey Mezopotamya kenti eski kaynaklardan alıntıdır. Ancak araştırmacılar nerede olduğunu bilmiyorlardı. MÖ 2.200 ile 1.200 yılları arasındaki dönemde vardı. Bazen bir krallık ya da eyalet başkentiydi. Birkaç kez fethedilmiş ve imha edilmişti.” Diye açıkladı.
“Küçük ve kısmen ufalanan” olarak tanımlanan tabletler, Heidelberg Üniversitesi’nden filolog Dr. Betina Faist tarafından deşifre edildi. Çivi yazısı senaryosu şehrin aslında Mardaman olduğunu ortaya çıkardı.
Bir noktada, şehir aynı zamanda eski Asur imparatorluğunun daha önce bilinmeyen bir eyaletiydi. Bir valinin idaresindeydi. Vali, Asur-nasir, görevlerinde ve faaliyetlerinde olduğu gibi tabletlerde anlatılmıştır.
Faist, “Bassetki‘nin kil tabletleri Mezopotamya coğrafyasına önemli bir katkı sağlıyor,” dedi.
Kazı çalışmalarına öncülük eden Tübingen Üniversitesi’nden Profesör Peter Pfälzner, “Bir anda kazılarımızın bir Asur valisinin sarayı olduğunu anladık. “Mardaman, Mezopotamya, Anadolu ve Suriye arasındaki ticaret yollarındaki konumunu temel alarak etkili bir şehir ve bölgesel bir krallık olarak yükseldi.”dedi.
Bassetki‘deki Tunç Çağı yerleşimi, ilk olarak 2013 yılında Tübingen Üniversitesi’nden arkeologlar tarafından keşfedilmiştir.
Son olarak Irak‘ta diğer son dörem şehirleri keşfedilmiştir. Örneğin, geçtiğimiz yıl, arkeologlar Kuzey Irak‘taki eski bir kayıp şehrin yerini tespit etmeye yardım etmek için casus uydu görüntüleri ve insansız hava araçlarından yararlandılar.
Site, Qalatga Darband, ilk kez, arkeologlar, 1990’larda tasnif edilen 1960’lardan ABD‘nin casus uydu görüntülerini analiz ettiğinde görülmüştür. British Museum‘daki uzmanlar, verileri, önemli kalıntıları gösteren, sahada çok sayıda oyma kireçtaşı bloğuyla eşleştirmek için kullanmışlardır. Bir drone araştırması, sitedeki diğer potansiyel binaları vurgulamıştır.
Ayrıca, 2016 yılında, IŞİD tarafından tahrip edilmiş eski bir Suriye manastırının molozlarının ortasında bir Hristiyan aziz kemiği ortaya çıkarılmıştır.
