Yapay zekanın bir senaryosu, basit organizmaların modellerinin kontrollü bir sanal ortamda yaşamın çeşitli evrelerini deneyimleyebileceği koşulların ortaya çıkışını görebilir. Bu, UPV / EHU Fiziksel Kimya Bölümü’nün QUTIS araştırma grubu tarafından tasarlanmıştır. Ancak senaryo kuantum bilgisayarındadır: Kendini kopyalama, mutasyon, bireyler arasındaki etkileşim, doğum ve ölüm gibi yaşam sistemlerine ait kuantum davranışları kodlayan ve IBM ibmqx4 bulut kuantum bilgisayarında yürütülen yapay bir yaşam protokolü. Bu, Darwin’in evrim yasalarını izleyen yapay yaşamın kuantum algoritmasının kuantum bilgisayarında ilk kez deneysel olarak gerçekleştirilmesidir.

Algoritma, araştırmacıların biyomimetik olarak adlandırdıkları ve aynı canlı sistem davranışlarına uyarlanmış kuantum davranışları kodlayan bir protokol izler. Kuantum biyomimetik, kuantum sistemlerinde, canlılara özgü bazı özellikleri yeniden üretmeyi içerir. Bu araştırma grubu daha önce kuantum sistemleri vasıtasıyla hayatı, doğal seçilimi, öğrenmeyi ve belleği taklit etmeyi başarmıştı. Bu çalışma, araştırmacıların da belirttiği gibi; “Kompleks organizmalarda yer alan biyolojik süreçlerin taklit edilmesine dayanan ve kuantum ölçeğine aktarılan bir dizi kuantum algoritması tasarlamak için, bu süreçlerdeki kilit yönleri sadece taklit etmeye çalışmaktadır.”

Umut Verici Bir Gelecekle Kuantum Yapay Hayatı

Tasarladıkları yapay yaşam senaryosunda, basit organizmaların bir dizi modeli kontrollü bir sanal ortamda yaşamın en yaygın evrelerini gerçekleştirme yeteneğine sahiptir. Mikroskobik kuantum sistemlerinin, normal olarak canlı sistemler ve doğal seçilim ile ilişkili olan kuantum karakteristiklerini ve biyolojik davranışları kodlayabildiğini kanıtlamışlardır.

Tasarlanan organizma modelleri, her biri sırasıyla genotip ve fenotip olarak davranan iki qubitten oluşan ve genotipin yaşam biriminin türünü tanımlayan bilgileri içerdiği kuantum ömrü birimleri olarak ele alınmıştır. Bu bilgi nesilden nesile aktarılır. Buna karşın, fenotip, bireyler tarafından görüntülenen özellikler, genetik bilginin yanı sıra bireylerin çevreyle olan etkileşimleri tarafından belirlenir.

Sistemleri yapay yaşamın organizmaları olarak görebilmek için, bu sistemlerle simüle edilen Darwin’in evriminin temel özellikleri doğum ve onun evrimiydi; kendini kopyalama, bireyler ve çevre arasındaki etkileşim, bireyin fenotipini yavaş yavaş bozar ve ölümü temsil eden bir durumla son bulur. Protokol ayrıca, bireylerin yanı sıra, bireysel qubitlerin rastgele dönüşlerinde uygulanan mutasyonlar arasındaki etkileşimi de göz önünde bulundurur.

Bu deneysel test, kuantum yapay yaşamın kuramsal çerçevesinin evrimsel anlamda birleştirilmesini, ancak modelin daha karmaşık sistemlere doğru ölçeklenmesini temsil eder. Araştırmacıların belirttiği gibi “kuantum üstünlüğüne doğru artan karmaşıklıkla daha doğru kuantum emülasyonları uygulamak mümkün olacaktır.”

Aynı şekilde, bu yapay yaşam birimlerinin ve olası uygulamalarının, kuantum simülasyonu ve kuantum hesaplamalarında, iyonları, fotonik sistemleri, nötr atomları veya süper iletken devrelerini hapsedebildikleri bir dizi kuantum bilgisayarları için derin etkilere sahip olmasını beklerler.

QUTIS grubunun yöneticisi ve bu projenin lideri Enrique Solano’ya göre; “Farklı düzeylerde klasik ve kuantum karmaşıklığı için temeller oluşturuldu. Örneğin, kuantum bireylerin popülasyonlarının cinsiyet kriterlerine göre gelişimini dikkate alabiliriz. Onların hayatı hem bireyler hem de gruplar olarak amaçlamaktadır. Dış kontrolleri olmayan otomatik davranışları, kuantum robotik süreçlerini, akıllı kuantum sistemlerini sadece bir kuantum bilgisayar tarafından erişilebilen kuantum üstünlüğünün eşiğine gelinebilir.

Bundan sonra ortaya çıkacak olan, yaşamın mikroskobik kökenini, bireylerin ve toplumların akıllı gelişimini tahmin etmek, ya da farkındalık, hayvan ve insan yaratıcılığının kökenini ele almak gibi çok riskli sorular olacaktır. Bu sadece bir başlangıç; 21. yüzyılın başındayız ve yanıtlayabileceğimiz birçok hayal ürünü rüyalarımız ve sorularımız olacak.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You May Also Like

Blu-ray’in 10.000 Kat Yoğunluk Sunan, 5D Veri Depolama Teknolojisi

 Southampton Üniversitesi’ndeki bilim insanları; son teknoloji lazerler kullanarak ve biraz problem…

Gelecekteki 6G Ağı İçin Bir Şablon Oluşturma

 Geleneksel ağlar; son teknoloji hesaplama, video analizi ve siber güvenlik gibi bant…

Project Taara: Lazerle Nehrin Üzerinden İnternet Işınlamak

Alphabet‘in araştırma ve geliştirme şirketi X’te, Project Taara adlı proje üzerinde çalışan…

Sualtı ve Hava Taşıtı İletişimi Sağlayan Sistem: TARF

MIT araştırmacıları tarafından geliştirilen yeni bir sistemde; sualtı sonar sinyalleri, havada bulunan…