Acıbadem Ankara Hastanesi; Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Bülent Değertekin’in sunumu ile gerçekleşen “Mide ve Bağırsak Hastalıkları, Güncel Tedavi Yöntemleri” söyleşisinde, Kadın ve Gençlik Platformu Dernek üyelerini ağırladı.”
Mide ve bağırsak rahatsızlıklarının vücut tiplerine göre değişiklik gösterdiğini belirten Doç. Dr. Bülent Değertekin Kadın ve Gençlik Platformu üyelerinin katıldığı seminerde mide ve bağırsak hastalıklarının sebeplerini ve tedavi yöntemlerini anlattı.
Barsaklarımızda yaşayan mikroorganizmaların genel vücut sağlımız için oldukça önemli olduğu bilinmektedir.
Bağırsak floramız doğumdan sonra oluşmaya başlar. Anne karnında steril olan bağırsak, doğumdan hemen sonra florasını oluşturmaya başlar. Bağırsakta yaşayan mikroorganizmalarımızın nasıl bir özellikte olacağını doğum tipimiz (sezaryen veya vajinal) ve sonraki yıllardaki beslenme alışkanlıklarımız belirler. Yapılan araştırmalar vajinal yolla doğmuş ve anne sütü almış çocukların barsak florasında Bifidobacterium ve Lactobacilinin daha fazla olduğunu bunun yanında sezaryen yolla doğan ve mama ile beslenen çocuklarda E. Coli ve Clostridianın baskın tür olduğunu ortaya koymuştur. Yine et ağırlıklı beslenen bir birey ile sebze ağırlıklı beslenen bir bireyin barsak floraları bambaşkadır.
Probiyotik ve Prebiyotik kullanımının faydaları
Son yıllarda “acaba bu iyi bakterileri arttırabilirsek bazı hastalıkları düzeltebilir miyiz?” sorusu gündeme gelmiş ve dışarıdan probiyotik ve prebiyotik verelim ve iyi bakterileri arttıralım görüşü hakim olmuştur. Gerçekten de yapılan çalışmalar bağırsak florasının iyi bakteriler lehine çevrilmesi ile kabızlık, ishal, gaz ve şişkinlik gibi şikayetlerin ortadan kalktığını, besin alerjileri, egzama ve kemik erimesinin azaldığını ortaya koymuştur. Bunların yanında probiyotik ve prebiyotik kullananlarda daha az üst solunum yolu ve vajinal enfeksiyon görüldüğü, hastaların diş hijyenlerinin olumlu etkilendiği ve bu tedaviyi alanların karaciğer yağlanmalarının azaldığı görülmüştür.