Günümüzde artık otomobiller; ekranlar, hoparlörler ve sensörlerle dolu pahalı aletler haline geldi. Peki aslında bu iyi bir şey mi?
Tesla Model S, tüm “rolling tablet” konsepti ile diğer otomobillerden fazlasını temsil ediyor. Bunun nedeni, Model S gösterge tableti tam anlamıyla otomobilin çekirdek işlevlerini anlatan bir yenilikçidir.
17 inçlik bir tablet etrafında inşa edilmiş ve dokunmaya, kaydırmaya ve tutmaya kullanıcının alışkın olduğu bir nesil tablet kullanıcılarının sezgilerini harekete geçirecektir.
Ford, Honda ve BMW gibi diğer her eski otomobil üreticisinin aksine Tesla, bu tür araç içi teknolojinin emeklediği bir dönemde ortaya çıktı. ScreenDrive perspektifinden bakıldığında, Tesla, teknoloji temellerinde bu belirgin avantaja sahip oldu.
2012’de bir alışveriş merkezi showroomunda ilk kez bir Tesla Model S görüldüğünde ilk akla gelen düşünce sürüş esnasında böylesine büyük bir etkileşimli ekranın kaçınılmaz olarak dikkat dağıtacağı yönünde olumsuzdu.
Birçok defa Model S‘yi kullandıktan sonra daha akıllı veya daha sezgisel olabilecek unsurların varlığını hissedeceksiniz. Ama genel olarak, ortalamadan fazla araba tecrübesine sahip iseniz diğer modern araç arayüzlerinden çok daha dikkat dağıtıcı olduğunu da düşüneceksiniz.
Büyüklük birçok bakımdan yararlı sayılıyor. Haritalar son derece görünür, uygulamalar arasında geçiş yapmak kolay ve arka kamera görüntüsü çok zengin.
Bu, şu an elde edebileceğiniz, en üst düzeyde, en iyi ve etkileyici Model S‘dir. Bir diğer özellik olarak Tek şarj ile 315 mil gidebilen şık ve tamamen elektrikli bir sedan modelinin genel olarak fiyatı 134.500 dolar. Eğer arkadan bakan koltukları da isterseniz modelin satış fiyatı 167.500 dolara kadar çıkabiliyor.
