Araştırmacılar; Venüs’ün bulutlarının orta katmanına casusluk yapmak için kızılötesi görüntüler kullandılar ve beklenmeyen sürprizlerle karşılaştılar.
AGU dergisinde Geophysical Research Letters Dergisi’nde yayınlanan yeni araştırma; bu orta bulut katmanının, zaman içinde değişen ve genellikle ultraviyole görüntüleri ile çalışılan Venüs bulutlarının üst katmanından çok farklı olan, çok çeşitli bulut modellerini gösterdiğini ortaya koyuyor. Çalışma; ayrıca orta bulutların albedolarında* veya Güneş Işığı’nı emen su, metan veya diğer bileşiklerin varlığını gösterebilecek şekilde ne kadar Güneş Işığı’na geri döndüklerine dair değişiklikler de buldu.
Önceki gözlemlerle birleştirilen orta bulutların hareketleri; araştırmacıların 10 yıl boyunca Venüs’teki rüzgarların bir resmini yeniden oluşturmalarına izin vererek, gezegenin orta bulutlarındaki süper hızlı rüzgarların ekvatordaki ve üst bulutlar gibi en hızlı olduğunu göstermiştir. Bu şekilde zamanla hızını değiştirir.
Bu yeni gözlemler, bilim insanlarının; komşu gezegenimizi daha iyi anlamalarına yardımcı olabilir ve çalışmanın yazarlarına göre, benzer özelliklere sahip, diğer gezegenlere ve dış gezegenlere ışık tutabilir.
Japon Havacılık Araştırma Bürosu’ndaki (JAXA) ITYF Araştırmacısı Javier Peralta: “Beklenmedik olayları tamamen gözlemledik. Orta bulutların önceki görevlerde göründüğü kadar sessiz ya da sıkıcı olmadığını keşfettik.”
Venüs’ün Bulutlarını Gözlemlemek
Yeni çalışmada; JAXA’nın Aralık 2015’te Venüs’e gelen ve asıl amacı Venüs’ün süper dönüşünü anlamak olan Akatsuki uzay aracının görüntüleri kullanıldı. Süper döndürme; Titan’da ve atmosferin katı gezegenden çok daha hızlı hareket etmesini sağlayan birçok ekoplanette de görülen şaşırtıcı bir fenomendir. Venüs’ün bir rotasyonu tamamlaması; 243 Dünya günü sürer. Bununla birlikte, gezegenin atmosferinin Venüs’ün her tarafına gitmesi, sadece gezegenin dönüşünden yaklaşık 60 kat daha hızlı geçmesi için yalnızca dört Dünya günü sürer.
Yeni çalışmada araştırmacılar; bir yıl boyunca Akatsuki kameralarından birinin yakaladığı Venüs bulutlarının yaklaşık 1000 kızılötesi görüntüsünü analiz ettiler. Kamera; gezegenin yüzeyinin 50 ila 55 kilometre yukarısında bulunan orta bulut katmanını gözlemlemek için tasarlandı. Kızılötesi dalga boylarındaki fotonlar; yansıtılmadan önce bulutların derinliklerine nüfuz edebilir ve bu da bilim insanlarının bu bulut katmanına daha derin bir şekilde bakmalarını sağlar.
Venüs’ün en üstündeki bulutları inceleyen önceki görevler; orta bulut katmanına bir bakış attı. Ancak kızılötesi görüntülerle uzun ve güzel bir bakış alamadı. Peralta’ya göre; orta bulutların nasıl geliştiğini görmek için araçlar, önceki görevlerde yapılanlardan daha uzun süre gözlem yapmak zorundadır.
Akatsuki’nin yeni görüntüleri; ortadaki bulut katmanının zaman içinde değiştiğini gösteriyor. Aynı zamanda Venüs’ün yaklaşık 70 kilometre yükseklikte bulunan üst bulut katmanından çok farklı. Bazen, görüntülerde; girdap şekilleri gösteren veya benekli görünen parlak bulutlar tarafından istila edilen biraz daha koyu renkli bulutlar grubu görülür. Bu gözlemler; konveksiyon, atmosferdeki sıcak ve nemin dikey hareketi anlamına gelir. Dünyada; konveksiyon fırtınalara neden olabilir. Diğer zamanlarda; görüntüler daha az çalkantılı ve homojen bir şekilde parlak veya özelliksiz görünen, birden çok şeritli bulutlar gösterdi.
2016 yılının nisan ayından mayıs ayına kadar; Venüs’ün kuzey yarım küresi her dört ila beş günde bir periyodik olarak karartıldı. Bilim insanları, daha önce bu yarımküreler arasındaki farkı gözlemlememişti. Yeni çalışmaya göre; bunun nedeni henüz belirlenemedi. Görüntüler ayrıca; kuzey yarımkürede 2016 Mayıs ve Ekim aylarında 7.300 kilometreden fazla uzanan kanca benzeri koyu renkli filamentler de dahil olmak üzere diğer nadir bulut özelliklerini gösterdi.
Akatsuki ayrıca; bulut albedolarında beklenmeyen yüksek karşıtlıklar gördü. Yeni çalışma; bulut katmanında kızılötesi dalga boyunda absorbe edebilen bileşikler veya alternatif olarak bulutların kalınlığında değişiklikler olabileceğini öne sürüyor.
Bilim insanları ayrıca; Akatsuki görüntülerini amatör gözlemciler tarafından yapılan gözlemlerle ve ESA’nın Venus Express ve NASA’nın MESSENGER misyonu gibi geçmişteki misyonları ile birleştirerek, Venüs’ün rüzgarlarını 10 yıl boyunca yeniden yapılandırdılar. Venüs’ün orta bulutlarındaki süper dönen rüzgârların ekvatorda bazen en hızlı olduğunu ve hızlarının birkaç ay boyunca saatte 50 km’ye kadar değişebileceğini buldular.
Venüs’ün Süper Dönüşünü Anlama
Bulgular; bilim insanlarının Venüs’ün süper dönüşünü daha iyi anlamalarına yardımcı olabilir. Venüs’ün yüzeyinin neden olduğu sürtünme kayması ve dağ dalgaları ya da Güneş’ten gelen periyodik ısınma; rüzgarları yavaşlatarak veya hızlandırarak ve uzun vadeli evrimini tanımlayarak, süper dönüşün korunmasında kilit rol oynayabilecek faktörlerdir.
Güneş enerjisinin çoğu; bulut katmanlarında absorbe edildiğinden ve en hızlı dönen rüzgarlar da orada gerçekleştiğinden, Araştırmacı Peralta’ya göre; rüzgarın anlaşılması için rüzgarın birkaç katmanının çalışılması çok önemlidir. Bilim insanları, Venüs’ün bulutlarındaki ve albedolarındaki değişikliklerin gezegenin süper dönüşüyle ve rüzgârın momentum ve enerjisinin nasıl taşındığıyla bağlantılı olabileceğinden şüpheleniyorlar.
Peralta; Venüs’teki süper dönüşün nedenini ve gezegenin kaçak sera etkisi ile potansiyel bağlantısını ortaya çıkarmak, bilim insanlarının Dünya’daki iklim değişikliği ile ilgili değişiklikleri anlamalarına yardımcı olabilir. Ayrıca; güneş sistemimizdeki Satürn’ün ayı Titan’ı gibi diğer cisimlerin atmosferik süper dönüşüne ve yıldızlarına çok yakın dönen yörüngelere ışık tutabileceğini söyledi.
*Yansıtabilirlik ya da Albedo: Yüzeylerin yansıtma gücü veya bir yüzeyin üzerine düşen elektromanyetik enerjiyi yansıtma kapasitesi. Genel olarak güneş ışığını yansıtma kapasitesi için kullanılır. Albedo, cismin yüzey dokusuna, rengine ve alanına bağlı olarak değişir.