wired

Bilişimsel psikiyatrlar, bir yazılım programını insan davranışlarına göre modelleyerek, insanların nasıl öğrendiklerini anlamada yeni bir zemin oluşturdular. ELife dergisinde yayınlanan çalışma, depresyon hastalarının yoğun olumsuz düşünceler çıkmazını açıklıyor.

Çalışma, basit şekillerin seçilmesini içeren bir alıştırma ile olayların birkaç çözümlü sonuç doğurduğunda insanların daha fazla şey öğrenebileceğini ortaya koyuyor. Araştırma, Oxford Üniversitesi’nden Michael Browning ve meslektaşı Erdem Pulcu tarafından yönetildi.

Olumlu ve olumsuz olayların çözümlenmesine öncelik vermeyi değiştirme eğilimimizin inançlarımıza yansıyıp yansımayacağını araştırdılar. Çalışma, insanları bilgilendirme amaçlı içeriklerde iyi ve kötü sonuçların ne olduğunu ayrı ayrı değerlendirerek gösteren ilk araştırmadır. Bu durum olayları daha detaylı açıkladığından, depresyonu olan kişilerin olumsuz düşüncelerini de ön plana çıkardığı anlamına gelebilir.

Çalışma sırasında, katılımcılar bir ekranda parlayan iki şekil arasında seçim yapıyorlar. Şekillerden birisi onlara para kazandırıyor, diğeri ise para kaybettiriyordu. Browning, “Bu görevde yapmanız gereken tek şey kazanan olduğunu düşündüğünüz yerden bilgi almayı artırarak, öğrenmektir. Böylece çok daha fazla para kazanabilirsiniz.” diye açıklıyor.

Browning, görevi pozitif (kazanan para) veya negatif (kaybeden para) sonuçlarını değişken olarak tasarladı. Değişken sonuçlar, sonuçların beklenmedik şekilde değiştiğini ifade ediyor. Örneğin bir madeni para atıldığında yazı ile tura arasında istikrarlı bir şekilde geçiş yapmak yerine, sekiz defa üst üste tura gelebilir.

“Etkinliklerin çeşitliliğinin ne olduğunu ve bize ne öğrettiğini anlama için futbolu düşünün. Mesela takımınızın ne kadar iyi olduğunu anlamaya çalışıyorsunuz. Eğer futbol takımınızın durumu değişmez ise ve her zaman maçların yüzde 70’ini kazanıyorsa, buradaki her karşılaşma sonucu size pek fazla ipucu vermez. Ne olursa olsun, bir sonraki maçta yüzde 70 olasılıkla kazanma şansı vardır.”

“Ancak, futbol takımının başarısı sık sık değişiyorsa, her maç size daha fazla bilgi verir. Eğer Kazanırsa, futbol takımı formda ve iyi durumda olduğu anlamına gelir. Yani, her maçın sonucuna daha fazla dikkat edersiniz. “

“Her zaman galibiyet kazanan bir takım bunu önemsiz olarak görebilir. Ancak nadiren galip olan bir takıma, taraftarlarının desteği olumlu bir etki sağlar.”dedi.

Bu görevde, “değiştirilebilir” seçenekler seçilecek en iyi şeyin zaman içinde değiştiği anlamına geliyor. Değişken sonucu (kazanmak ya da kaybetmek olabilir) bir şekilden diğerine göre değişiyor. Browning, “Değişken çıktılar olarak ele alındığında daha fazla şey öğrenmeniz gerekiyor. Size olasılığın değiştiğini söylüyor. Bu nedenle inancınızı güncellemelisiniz.” diyor.

Bu çalışma sırasında, insanlarla aynı görevi tamamlamak için matematiksel bir bilgisayar modeli programlandı. Bu bilgisayar programları, bilgisayarın ne kadar hızlı öğrendiği, ne öğrendiği ve kazanmanın ya da kaybetmenin bilgisayarın ne kadar ilgisini çektiğini içeren parametrelere sahipti.

Depresyon ve Kaygı

Araştırmacılar bu parametreleri değiştirerek bilgisayarı mümkün olduğunca bireysel bir katılımcı haline getirdiler. Browning, “Bu tahminleri, insanların kazanç ve kayıplardan ne kadar çok şey öğrendiklerini ve ne kadar çabuk öğrendiklerini görmek için kullanabiliriz. ” dedi.

Bilgisayar, kişinin beyninde devam eden tüm süreci açıklıyor. Kısacası, bize etki ederek öğrendiğimiz olaylara daha fazla dikkat ediyoruz. Yine de, daha önce hiç kimse, iyi ve kötü bilgilendirici sonuçların insanlar tarafından ayrı ayrı değerlendirildiğini ve daha sonra bunu öğrenmek için yapılan değişikliği göstermedi.” dedi.

Bu süreçlerin bilgisi, depresyon ve kaygı kavramalarını anlamaya yardımcı olmak için kullanılabilir. Browning, “Bu çalışma, belki de depresyon hastalarının dünyadaki olumsuz şeylere odaklandığını gösteriyor. Çünkü daha fazla bilgi sahibi olduklarına inanıyorlar; bu da onları mantıklı olanı yapmaya zorluyor.” dedi.

“Şimdi, sağlıklı insanların nasıl öğrendiklerini gösterdik. Depresyondaki hastalarda olumlu sonuçların değişkenliğini arttırırsak, kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlayacak bir çalışma ortaya çıkacak. Bu, olumlu sonuçları daha kullanışlı kılmanın bir yoludur; dolayısıyla insanlar bunu bilmese de onlara odaklanmaya başlarlar. “

Browning ve Pulcu, katılımcıların öğrenme boyutlarını ölçerek nörotransmitter noradrenalin düzeylerini de izledi. Noradrenalin öğrenmede gelişmeyi kontrol eder ve insanların yaşadıkları olaylardan daha fazla bilgi edinmesini sağlama yönünde beyinde uyarıcı olduğuna dair bir teori vardır.

“İnsanların değişebilir olduklarında sonuçlardan daha fazla öğrendiklerini test ettik ve bunun noradrenalin sistemi tarafından kontrol edilebileceğini düşündük. Kayıplar için kanıtlar bulduk ancak kazanmanın getirileri için henüz sonuçlar kesin değil.” dedi.

Bu sonuç, noradrenalin sisteminin işlevini değiştiren ilaçların depresyon için yeni bir tedavi olarak yararlı olabileceğini düşündürmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You May Also Like

Düşünce için Sessizlik: İnsan Beynindeki Özel İnternöron Ağları

İnsan beyninin analizi; sinirbilimin temel amacıdır. Bununla birlikte, metodolojik nedenlerle, araştırmalar büyük…

Geniş Etkilere Sahip Bulgularda Çoğu ‘Sessiz’ Gen Mutasyonun, Nötr Değil Zaralı Olduğu Ortaya Çıktı

1960’ların başında, Michigan Üniversitesi mezunu Marshall Nirenberg ve diğer birkaç bilim insanı,…

Elektrik Üretmek için Vücudun Kendi Şekerini Kullanan Ultra İnce Yakıt Hücresi

Glikoz, yediğimiz gıdalardan aldığımız şekerdir. Vücudumuzdaki her hücreye güç veren yakıttır. Glikoz,…

Yapay zeka felçli bir kadına sesini nasıl geri verdi?

UC San Francisco ve UC Berkeley’deki araştırmacılar, beyin sapı felci nedeniyle…