Tasarımcılar su dalgalarını simüle etmek için bir yöntem seçtiğinde, hızlı hesaplamayı veya gerçekçi etkileri seçmelidirler. Son teknoloji yöntemler sadece birini veya diğerini optimize edebilir.
Şimdi, Avusturya Bilim ve Teknoloji Enstitüsü (IST Austria) ve NVIDIA‘da araştırmacılar tarafından geliştirilen bir yöntem bu açığı kapatıyor. Simülasyon metotları, çevreyle karmaşık etkileşimleri ve devasa alanlar üzerindeki küçük detayları yeniden üretebilir.
Ayrıca, yöntemin temel yapısı, grafik tasarımcılarının kolayca sanatsal efektler oluşturmasına olanak tanır.
Mevcut su dalgası simülasyonları, mevcut iki yöntemden birine dayanmaktadır. “Fourier tabanlı” yöntemler etkilidir, ancak bir adanın kıyıya çarpması gibi karmaşık etkileşimleri modelleyemez. Diğer taraftan “sayısal” yöntemler, bu tür etkilerin geniş bir yelpazesini simüle edebilir. Ancak hesaplama açısından çok daha pahalıdır.
Sonuç olarak, IST Avusturya profesörlerinden Chris Wojtan, “Minik dalgalar seviyesindeki detaylara ve kilometre uzunluğundaki adalar seviyesindeki çevresel etkileşimlere sahip sahnelerin imkansız ya da tamamen pratik olmadıklarını” söylüyor.
“Bizim yöntemimiz, bu ölçek ve menzil genişliğini gerçek zamanda mümkün kılar.” Yeni yöntemin arkasındaki ekip, Wojtan’a ek olarak IST Avusturya‘dan Tomáš Sk. İvan, Stefan Jeschke, Matthias Müller-Fischer, Nuttapong Chentanez ve NVIDIA’dan Miles Macklin’den oluşuyor.
Tüm bu gerekli becerikliliğin yanı sıra, dahil olan temel fiziğin derin bir anlayışına sahip olmak. Wojtan, “Dalgaları daha önce kullanılan insanlardan farklı fiziksel parametrelerle kodladık” diye açıklıyor. “Esasen, bu bize çok daha yavaş bir şekilde değişen değerleri verdi. Bu, küçük ayrıntıları çok büyük çözünürlükte simüle etmemizi sağlayan şeydi”.
Bu detaylar, daha önce ulaşılamaz olan veya suya gerçekçi bir şekilde iniş yapan nesneler (veya eşzamanlı olarak inen binlerce nesne) veya hareketli bir teknenin kenarlarından yansıyan su gibi daha önce elde edilemeyen veya çok pahalı olan çeşitli efektleri mümkün kılar.
