Louisville Üniversitesi‘nden yapılan yeni bir çalışma; paraplejik* ve kuadriplejik** hastaların tekrar yürümesine yardımcı olan çığır açan bir tekniği ele alıyor. Omuriliğin elektriksel olarak uyarılmasını içeren deneysel işlem; tedavinin tasarımını geliştirmek için devam eden araştırma çalışmaları; giderek daha fazla ümit vaat etmektedir.
Bu teknik, 2011 yılında; kazayla vurulan bir hastanın belden aşağısı felç geçirdikten sonra; ayakta durma, yürüme ve diğer anatomik fonksiyonlarda iyileşme belirtileri gösteren ‘ilk belgelenmiş insan denek’le ortaya çıkarıldı. O zamandan beri, teknik daha da geliştirildi ve teknoloji daha etkili sonuçlara ulaştı.
Son çalışma ise; yeni tedavi sürecine giren motor omurilik yaralanması olan dört hastayı belgelemektedir. Teknik; iki unsuru içerir: Bir epidural stimülatör ilk olarak; kalça, diz ve ayak bileği hareketini kontrol eden, sinir ağları ile ilgili omuriliğin belirli bölgelerine implante edilir. Daha sonra, denek; omuriliğin nasıl durduğunu, nasıl adım attığını ve yürümeyi hatırlamasına yardımcı olmak için tasarlanan ‘tekrarlayan lokomotor’ eğitimine girer.
Kapsamlı çalışmalardan sonra, dört denekten iki tanesi; belirli süreler içinde zemin üzerinde yürümeyi başardı. Diğer iki hasta ise; başarılı olmamakla birlikte, hala araştırmanın sonucuna bağımsız olarak katılabilir durumdaydı. Tüm fiziksel aktivite sadece epidural stimülatör açıkken elde edildi.
Çalışmanın Yazarı Susan Harkema: “Bu araştırma; omurilik yaralanmasından birkaç yıl sonra beyin-omurga bağlantısının onarılabileceğini gösteriyor. Çünkü tam motor felci ile yaşayan bu katılımcılar; yürüyebiliyor, ayağa kalkabiliyor, gövde hareketliliğini ve fiziksel yardım olmadan çok sayıda motor fonksiyonunu geri kazanabiliyordu.”
Dikkat çeken bu teknik; herhangi bir kası direkt olarak uyarmıyor. Bunun yerine, omuriliğin lokal sinir ağını yeniden oluşturmak için tasarlandı. Süreç; denek hareketinin yerel elektriksel uyarımın bir kombinasyonu ile yeniden kazanılabildiğini ve kişinin bacak kaslarını tetiklemek için stimülasyonu nasıl kullanacağını yeniden keşfettiğini kanıtlıyor.
Dünya çapında spinal kord yaralanmasından muzdarip milyonlarca insana umut olsa da; tedavinin yaygınlaşması için daha çok işin tamamlanması gerekmektedir. Daha büyük klinik kohortların; (aynı hastalıktan muzdarip hastaların) tedavi sürecini daha fazla genişletmek ve iyileştirmek için test edilmesi gerekir. Ayrıca araştırmacılar; bu sürecin gelecekte standart bir tedavi yöntemi haline geleceğine inanmaktadırlar.
Kentucky Spinal Kord Yaralanması Araştırma Merkezi projenin araştırmacılarından Maxwell Sparta: “Spinal kord yaralanması ve lokomotor, kardiyovasküler ve ürodinamik fonksiyonların restorasyonunda epidural stimülasyon gibi nöromodülasyon*** prosedürleri ve teknolojilerinin kullanılmasına artan ilgiyi görüyoruz. Epidural stimülasyon; daha spesifik nörolojik devreleri hedeflemek için, cihazın tasarımında birkaç iyileştirme ile standart bir tedavi haline gelebilir.”
*Parapleji, iki bacakta ve genellikle alt gövdede (mide bölgesi ve bel) hareket ve/veya his yeteneğinin kaybıdır.
**Tetrapleji tıbbi adıyla ‘kuadrpleji’; boyun omurlarında oluşan hasar sonucu ortaya çıkar ve hasta kollarını ve bacaklarını kullanamaz. Tetrapleji, en basit tanımıyla boyundan aşağısının tam felç halidir. Hasta kol ve bacaklarını oynatamaz hareker ettiremez his ve refleks alamaz.
***Nöromodülasyon, vücudun hedeflenen bölgelerine elektrik uyarıları veya kimyasal maddeler verilerek, sinir aktivitesinin değiştirilmesine dayanan bir tedavi modalitesidir.
