SpaceChain açık kaynak teknolojisini kullanarak uzay aracı ve diğer gezegenlerde büyük veri kümelerinin depolanmasını içeren iddialı bir projenin başlatılması için Arch Mission Vakfı ile bir ortaklık kurduğunu açıkladı.
Proje kapsamında Arch Mission, SpaceChain’in uydu araçlarına büyük miktarlarda veri yükleyecek ve bunun sonucunda da diğer gezegenlere veri depolayacak.
SpaceChain kurucu ortağı Zheng Zuo, “Gelecek nesiller hakkındaki bilginin arşivlenmesi ve korunmasının amacı, bilim ve insan bilgisinin kendi başına arşivlenmesini sağlayacak. Bu bilgiyi güneş sistemi boyunca yayma hedefi, günümüzde yeni uzay fırlatma sağlayıcıları aracılığıyla büyük ölçüde azaltılmış lansman maliyetleri sayesinde başarılabilir.” Dedi.
Arch Mission Vakfı’nın kurucularından Nova Spivack, “SpaceChain’in insanın mekândaki verilerini arşivlemek için Arch misyonunu destekleme kararı Dünya Kütüphanesi‘ni başlatmasına yardımcı olacak.” Dedi.
LinuxInsider’a göre, vakfın amacı insanlığın en önemli bilgilerini zaman ve mekânda gelecek nesiller için korumak ve yaymak.
Veri koruma
Spivack, veri setinin Vikipedi, insan genomu, Project Gutenberg, İnternet Arşivi ve Rosetta Projesi olduğunu söyledi. Proje sonunda kitap, müzik, fotoğraf, film, video ve diğer veri setleri geniş bir kütüphane içerecek.
Ortaklık, SpaceChain‘in Güneş sistemi boyunca veri arşivlerini uzun vadeli depolama amacının gerçekleşmesine yol açacak.
Girişim, geçen ay Elon Musk’ın Uzay X’ini içeren Falcon Heavy roketininin fırlatıldığı daha önceki bir ortaklığı izliyor. Lansman diğer şeylerin yanı sıra kiraz kırmızısı Tesla Roadster‘ı uzaya taşıdı. Otomobilin Güneşi en az 30 milyon yıl boyunca dolaştırması bekleniyor.
Arch Misyonu, Isaac Asimov Vakfı Üçlemesi de dahil olmak üzere ilk kütüphanesini, Falcon Heavy yüküne dahil etti. 2020’ye kadar ay için planlanan bir Lunar Kütüphanesi ve ilk gezegenlere kırmızı gezegene eşlik etmek üzere tasarlanmış bir Mars Kütüphanesi de dahil olmak üzere gelecekteki uzay uçuşlarına ek kütüphaneler eklenmesi planlanıyor.
CTO’nun kurucusu Jeff Garzik bir Linux çekirdeği mühendislğinin öncüsü olan SpaceChain ile, kısa süre önce dünyanın ilk blok zincir düğümünü piyasaya sürmek için Qtum Vakfı ile kritik bir girişimde bulundu.
Qtum bir CubeSat’ı Raspberry Pi’deki blockchain teknolojisini kullanan bir alana taşıdı.
Tractica’daki araştırma direktörü Aditya Kaul, Linuxinsider’a verdiği demeçte “Blockchain, gelecekteki uzay kolonileri için temel bir altyapı olarak ilginç bir teknolojidir.” Dedi.
Verilerin güvenli bir şekilde depolanmasının ötesinde, bunların ademi merkeziyetçi ekonomiler ve hatta yönetim mekanizmaları oluşturmak için bir araya gelmesi heyecan verici.
Bu temaların bazılarında Londra’da Haziran ayında ortaya çıkan ilginç bir konferans var.” Dedi.
Uzaydan Yarış
Merkezi olmayan bir defterin uzaya yerleştirilmesi çabalarını, Nanosatellite firması Vector ve blockchain firması Nexus‘un uzaya ev sahipliği yapan bir cryptocurrency geliştirmeye yönelik girişimi izledi.
“Dış sınıra genel itme”, sadece mevcut merkezileşmiş yapılarda değil, aynı zamanda dünyanın en büyük kurumlarının gittikçe daha fazla olduğu durumlarda, blockchain pazarının o yönde çok fazla yüzdürme potansiyeline yoğun bir güvensizliktir.
