Teknolojinin dahil olduğu tüm sektörleri doğrudan etkileyen ve ülke kalkınmasında büyük etkisi olan fiber altyapının genişletilmesi konusunda ülkemizde birçok engel bulunuyor. Özellikle 4,5G’ye geçiş süreci ile birlikte fiber altyapı eksikliğinin çok daha fazla hissedileceğini belirten TELKODER, bu sorunun çözümü için beş öneri getirdi.
Türkiye’de 4,5G’ye geçiş süreciyle birlikte yeniden gündeme oturan fiber altyapı konusu hakkında çözüm bekleyen birçok problem bulunuyor. 4,5G’nin sunduğu avantajlardan tam anlamıyla faydalanabilmek için mevcut fiber altyapısının yaklaşık 4 kat genişlemesi gerektiğini dile getiren TELKODER, öte yandan ülkemizde fiber internet abonesi sayısının da ancak 1,6 milyona ulaştığını belirtiyor.
Teknolojinin dahil olduğu tüm sektörleri doğrudan etkileyen ve ülke kalkınmasında büyük etkisi olan fiber altyapının genişletilmesinin yıllardır engellendiğini belirten TELKODER, var olan altyapıların da adaletli bir şekilde diğer işletmecilere kiralanmasının önlendiğini dile getirdi. Bu konuda çıkarılan kanun ve yönetmeliklerin kağıt üzerinde kaldığını da söyleyen TELKODER, yerli ve yabancı yatırımcıların fiber altyapı kurmasının da bu yüzden çok mümkün olmadığını belirtti.
Fiber altyapı eksikliğinin kendisini şiddetle hissettireceği yeni dönemde yapıcı olmanın gerekliliğine dikkat çeken TELKODER, Türkiye’nin fiber altyapı probleminin çözülebilmesi için beş öneri getirdi.
1- Kablo TV şebekesinin İnternet Servis Sağlayıcılara açılması
Kablo TV şebekesi, Türkiye’de geniş olarak yer alan ve kullanıma hazır bir fiber altyapıdır. Bu şebeke diğer işletmeciler tarafından kullanılamamaktadır. Özelleştirilmesi veya kiralanması yıllardır sürüncemede kalmıştır. Bu şebekenin kullanımının işletmecilere açılması çok büyük faydalar doğuracaktır.
2- Kurumların fiber altyapılarını adil fiyatlarla kiralaması
Mevcut fiber altyapılarının adaletli bir şekilde diğer işletmecilere kiralanması yıllardır önlenmiş, bu konudaki mevzuat işletilmemiştir. Bu duruma son vererek, hangi kurum elinde ne kadar fiber altyapıya sahipse isteyen işletmecilere bunu adil bir şekilde kiralamalıdır.
3- Belediyelerin fiber altyapı kurulmasına ilişkin şartları belirleyen yasaları uygulaması
Yerli ve yabancı yatırımcıların fiber altyapı kurma çalışmalarının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Burada yerel yönetimlerin daha aktif destek vermesi büyük önem taşımaktadır. Tüm dünyada yerel yönetimler, yatırımcıların fiber altyapı kurmalarına destek olmaktadır. Türkiye’de de belediyeler fiber altyapı kurulumunun kendi bölgelerine sağlayacağı katma değeri anlayıp, bu konuda çıkarılan kanun ve yönetmeliklerin uygulanmasına ön ayak olmalıdır.
4- Fiber için ortak bir altyapı şirketi kurulması
Özellikle 4,5G’nin kullanıma sunulmasıyla beraber Türkiye’de fiber altyapı eksikliğinin etkisi daha çok hissedilecektir. Bu durum da artık fiber altyapıyı genişletme çalışmaları için daha radikal adımlar atılmasını gerektiriyor. Yeni bir ortak altyapı şirketinin kurulması ve herkesin elindeki altyapıyı bu şirkete devretmesi gibi öneriler de ciddi bir şekilde değerlendirmeye açılmalıdır.
5- Fiberin milli bir mesele olarak görülmesi ve hizmete öncelik verilmesi
Fiber altyapı denildiğinde sadece hızlı internet bağlantısı akla gelmemelidir. Fibere yatırım ülkemizde teknoloji ile temas eden tüm sektörler için bir kaldıraç görevi üstlenecektir. Fiber altyapı sayesinde Türkiye hem kendi bölgesinde hem de dünya pazarında daha güçlü bir ekonomi haline gelecektir. Bu bir milli mesele olarak algılanmalıdır. Kurumlar fiber altyapı konusunda, altyapı sahipliğinden para kazanmaya değil, o altyapı üzerinden halka en iyi hizmetleri vermeye odaklanmalıdır. Bu şekilde uzun vadede anlık kazançlarına kıyasla çok daha büyük faydalar elde edebileceklerdir.