Fermi Ulusal Hızlandırıcı Laboratuarı’ndaki bilim adamları, parçacık fiziğinin görünmez seviyelerindeki evrenin en küçük parçalarının nasıl çalıştığını açıklamak için araştırmanın son bölümünü başlattı. Bunu, çok geniş ve iyi hareket ettirilmiş bir süper-iletken elektromıknatıs yardımıyla yapıyorlar.
31 Mayısta, Fermilab‘daki Muon g-2 deneyi, her şeyi bir arada tutan şey hakkındaki temel anlayışımızı geliştirebilecek gizemli parçacıklar ( kuvvetler) araştırmasını başlattı.
Muons’ın varoluşu parçacık fiziğinin standart modeline görebilinen birtakım temel parçacıklardan biridir. 21. yüzyılın başlarında New York’taki Brookhaven Ulusal Laboratuvarı’ndaki muon özellikleriyle ilgili yapılan araştırmalar, daha yakından bakılması gereken bazı şaşırtıcı sonuçlar verdi.
Brookhaven deneylerinden gelen 50 metrelik elektromıknatıs, çok uzun bir mavna sürüşü ve 2013’te Fermilab‘a özel olarak tasarlanmış bir kamyon vasıtasıyla nakledildi. Brookhaven’daki deneylerin ortaya attığı bazı soruları takip etmek için laboratuvarda muham demetiyle birleştirildi.
Muon G-2 Deneyi
Muon g-2 Deneyinin Proje Müdürü Chris Polly “Mıknatısın buraya getirilmesi sadece savaşın yarısıydı. Mıknatıslar geldiğinden beri Fermilab‘taki ekip, saatin dedektörlerini kurmak, kontrol odasını oluşturmak için çalışıyor.
Manyetik alanın tekdüze ayarlanması herhangi bir yeni fizik elde etmek için eşi görülmemiş bir seviyede kesin olarak bilinmelidir” dedi.
Deneyler yeni başladı. Yine demuonlar çok hassas manyetik alana yerleştirildiğinde ne olacağını gözlemlemek için üç yıllık bir çaba gerekiyor.
Brookhaven’da ilk görülen garip anomali üretebilirlerse, bugün bildiğimiz standart modelden tamamlanmamış olduğu anlamına gelebilir. Ayrıca Higgs bozon parçacık fiziği resminin son parçası olarak aşağıya inmeyecektir.