Arkeologlar tarafından yapılan açıklamada, Meksika şehir merkezinde büyük bir Aztek Tapınağının ve ritüeller ile ilgili bir mahkeme alanının kalıntılarını keşfedildiği bildirildi.
Arkeologlar bulunan kalıntıların, beş yüzyıl önce İspanyol’u fethedenlerce kurulan metropolün kutsal alanlarına da ışık tuttuğunu söyledi.
Bu keşifler, 1950’li yıllara dayanan otel yapımı gerekçesiyle ana Zocalo plazasında, kentin sömürge dönemi Roma Katolik katedralinin hemen arkasındaki sıradan bir yan sokakta yapıldı.
Yeraltı kazıları, Aztek rüzgar tanrısı Ehecatl‘e adanmış devasa dairesel şekilli bir tapınağın ve bir ritüel mahkeme alanının daha küçük bir parçasının temelini oluşturan bir bölümünü açığa çıkardı. Böylece ilk İspanyol yazarların Aztek emperyal başkentini ziyaret ettikleri de doğrulandı. (Tenochtitlan)
Meksika Antropoloji ve Tarih Enstitüsü Başkanı Diego Prieto, “Bulgular sayesinde gerçek yerleri, tarihçelerde ilk tanımlanan yapıların her birinin konumunu ve boyutlarını açıklayabileceğiz.” dedi.
Arkeologlar, mahkeme alanının hemen çıkışında bir kazıkta bulunan 32 kopmuş erkek boyun omurgasının tüyler ürpertici bir sunumunu ayrıntılarıyla anlattılar.
Arkeolog Raul Barrera “Kopmuş erkek boyunları kalıntıları, Ritüel alanı ile ilgili, merdivenlerin hemen dışında kurban edilenlerdi.” dedi. “Omurlar ya da boyunlar mutlaka kurban edilen kişilere aittir.”
Orijinal beyaz sıva kalıntıları, İspanya’nın Meksika fethi sırasında devirilen Hernan Cortes’ı fetheden Moctezuma‘nın öncülüğünü yapan Aztek İmparatoru Ahuizotl‘un hükümdarlığı sırasında inşa edilen tapınak parçaları ile benzerlik sağlamaktadır.
Erken İspanyol anlatıları, genç Moctezuma‘nın mahkemede yaşlı bir müttefik krala karşı nasıl mücadele ettiği ve Aztek İmparatorluğu‘nun parlak günlerine işaret edildiği şeklinde bir simgelenmiş kayıplarını anlatıyor.
Söz konusu bina 1521 yılındaki fethinden önce Aztekler‘in en kutsal tören alanına egemen olan birkaç düzine diğer kare tapınaklar arasındaki yuvarlak şekli nedeniyle dışarıda kalmıştı.
Aztek Arkeoloğu Eduardo Matos, tapınağın tepesinin sarmal bir yılana benzeyebileceğini söyledi. Rahipler ayinlerde bu kapıdan içeri girerek başlarını boşluktan çıkartır ve yılan burnuna benzerlerdi.
Kazılar tamamlandıktan sonra, başkentteki modern binalarla bir müze inşa edilecek.
Mattos, Meksika‘nın birçok sömürge dönemi yapısını kendi korumaları ile birlikte Aztek‘in başkentinin yıkılmış kalıntılarının üzerine inşa ettiğini söyledi. Muhtemelen daha fazla keşif yapılabileceğini belirtti.
“Yaklaşık 40 yıldır bu alandaki çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu keşife devamında bundan faydalanacağız ” dedi.